Karadeniz Bölgesi'nin gezmeye görmeye değer, tarihi ve tabiat güzellikleri ile dolu olan Gerze ilçesi, antik çağlardan bu yana toplumlar tarafından yerleşme ve barınak yeri olarak seçilmiştir. MÖ. 1400 yıllarında Gaşgalılar (Gasgaslar) tarafından küçük bir köy olarak kurulan şirin sahil ilçesi Gerze, daha sonra Paflagonya Devleti'nin eline geçmiş, sırasıyla da Hitit, Frig, Kimmer, Lidya, Pers, Büyük İskender, Roma ve Bizans İmparatorluklarının egemenliğine girmiştir. 1214 yılında I.İzzettin Keykavus zamanında Selçuklu Devleti'nin hâkimiyetine giren Gerze, bir ara Trabzon Rum İmparatorluğu'nun eline geçmiş, 1459 yılında da Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı İmparatorluğu'na bağlanmıştır. Kayıtlardan ilçenin eski adının Zagora, Gürzühatun, Savetova, Argibete olduğu anlaşılmaktadır, bilindiği üzere Paflagonyalılar Kızılırmak'ın batı yöresine mızraklılar ülkesi anlamına gelen Gezonolit adını vermişlerdir. Gerze adının buradan geldiği sanılmaktadır. 13 Şubat 1956 yılında büyük bir yangın felaketi geçiren ilçe devlet tarafından yeniden imar edilerek modern bir ilçe haline getirilmiştir.
Fakat Gerze’de doğal olan hiçbir şey bozulmaya uğramamış, aksine belde sakinleri ve ziyaretçileri tarafından özenle korunmuştur.İlçenin doğal yapısı turistik olarak gelişmesine olanak vermiş ve deniz turizmi, av turizmi, fotoğrafçılık, yamaç paraşütü, trekking, gibi bir çok alan da yapılacak faaliyetlere ortam sağlamıştır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder